15 Temmuz 2016’da Türkiye, en karanlık gecelerinden birini yaşadı. Ancak bu gecenin hikayesi, şimdi sahnelenecek olan "En Uzun Gece" adlı tiyatro oyunu ile destana dönüşüyor. Bu önemli olayın yıldönümünde, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Külliyesi içerisinde gerçekleştirilecek olan ilk temsili, hem tarihi bir bellek oluşturacak hem de izleyicilere o gece yaşananları derinlemesine hissettirecek. Oyun, sadece bir hatırlatma değil, aynı zamanda milletin iradesinin, cesaretinin ve birliğinin sembolü haline geliyor.
"En Uzun Gece" adlı oyun, 15 Temmuz gecesinde yaşanan ibretlik olayları ve kahramanlık hikayelerini gözler önüne seriyor. Senaryosunda o gece yaşanan darbeye direnişi, milletin nasıl tek yürek olduğu ve tarihe nasıl geçildiğini anlatan unsurlar yer almakta. Emin Adanur tarafından kaleme alınan köklü bir hikaye ile sahnelenen oyunun yönetmenliğini ise ünlü tiyatrocu ve yönetmen Ali Poyrazoğlu üstleniyor. Poyrazoğlu’nun duyguları titizlikle işleyerek sahneye yansıtma anlayışı, izleyicilerin ruhuna dokunan bir deneyim yaratacak gibi görünüyor. Oyun, aynı zamanda Türk halkının özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin bir sembolü olarak sahne alacak.
Külliye'de gerçekleştirilecek olan ilk temsili, 15 Temmuz anma etkinlikleri çerçevesinde düzenleniyor. Bu özel gösterim, hem anma etkinliklerine katkı sağlayacak hem de Türk halkının kahramanlık destanını yaşatacak. Oyunun tanıtımı esnasında yapılan açıklamalara göre, geceye özel konuşmalar ve etkinlikler de yer alacak. Devlet yetkililerinin, sanatçıların ve halkın bir araya geleceği bu etkinlik, ulusun iradesine olan inancı tazeleyecek ve aynı zamanda benzer olayların bir daha yaşanmaması için bir uyanışa sebep olacak. Ayrıca, etkinlik sonrasında izleyicilerin düşüncelerini paylaşıp, o gece yaşananları yorumlayabileceği bir forum da düzenlenmesi planlanıyor.
Bu çok yönlü ve anlam dolu etkinliğe katılacak olan herkes, tarihî bir ana tanıklık edecek. Dolayısıyla, "En Uzun Gece" tiyatro gösterimi, sadece bir performans değil, aynı zamanda ulusal hafızanın yeniden canlanması anlamına geliyor. Unutulmamalıdır ki, geçmişte yaşananları anmak ve hatırlamak, geleceğe daha sağlam adımlarla ilerlemek için son derece önemlidir. Tüm bu unsurlar, "En Uzun Gece"nin temsil ediliş biçimi ile birleşince, unutulmaz bir deneyim ortaya çıkarıyor.
Sonuç olarak, 15 Temmuz gecesinin karanlığına ışık tutacak olan bu gösterim, hem tiyatro sanatını sevenler hem de o dönemi yaşamak veya anmak isteyen herkes için mükemmel bir fırsat. İzleyiciler, sadece sahnede bir oyun izlemekle kalmayacak, aynı zamanda milletin iradesinin ve beraberliğinin gücünü yeniden hissedecekler. Unutulmaması gereken, bu tür etkinliklerin, geçmişe bir saygı duruşu olmasının yanı sıra geleceğe dair bir umut ışığı da taşımak olduğudur. Sanatın, milletleri ve kültürleri birleştirici bir güce sahip olduğunu bir kez daha burada gözlemlemiş olacağız.
Külliye'de sahnelenecek "En Uzun Gece", bu anlamda önemli bir toplumsal görev üstlenirken, 15 Temmuz'un asla unutulmadığını ve her zaman hatırlanacağını simgeleyerek, geleceğe ışık tutacak bir eser olarak hafızalardaki yerini alacak.