Son dönemde sağlık alanında yaşanan etik ihlallerini bir yenisi daha eklendi. Bir hastanede görevli cerrah, hastasından “lazer parası” adı altında haksız bir talepte bulununca, durum sosyal medyada büyük yankı buldu. Söz konusu cerrahın, ameliyat maliyetine ek olarak hastasından talep ettiği bu tutar, hem yasal hem de etik olarak tartışmalara yol açtı. Olayın ardından, sağlık otoriteleri tarafından yapılan incelemeler sonucunda cerrah tutuklandı ve ülkede sağlık sistemine duyulan güven bir kez daha sarsıldı.
Olay, geçtiğimiz hafta gerçekleşti. Cerrahın hastası, geçirdiği operasyon için hastanede gerekli olan tıbbi malzeme ve işçilik bedelini ödeyerek gerekli tüm süreci tamamlamıştı. Ancak, ameliyat tarihinin yaklaşmasıyla birlikte cerrahın kendisinden ek bir ücret talep etmesi, dikkat çekti. Hastanın ifadesine göre, doktor “lazer parası” adı altında ek bir ücret istemişti. Bu durum, hastayı hem maddi hem de manevi olarak zor bir duruma soktu. Hastanın, böyle bir ücret talep edilmesine karşı çıktığı ve durumu hastane yönetimine bildirdiği öğrenildi.
Hastanenin yönetimi, hastanın şikâyetini değerlendirerek cerrah hakkında derhal işlem başlattı. Yapılan araştırmalar sonucunda, hastanın iddialarının doğru olduğu ortaya çıktı. Cerrah, daha önce de benzer davranışlar sergilemiş ve hastalarından ilave ücret talep etmişti. Sağlık Bakanlığı, cerrahın tutuklanmasının ardından konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenleyerek gerekli açıklamalarda bulundu: "Halk sağlığını tehdit eden ve etik kurallara aykırı davranışlar sergileyen tüm çalışanlarımız hakkında cezai işlem yapılacaktır" şeklinde ifadeler kullanıldı.
Böylesine bir olay, toplumda sağlık sektörüne olan güveni zedeledi. İnsanlar, sağlık hizmetlerini alırken elde ettikleri güvenin kaybolmasından endişe duyuyor. Bu durum, birçok hasta ve aile bireyinin, sağlık hizmeti alırken tereddüt yaşamasına sebep olmakta. Sosyal medyada, cerrahın tutuklanmasının ardından birçok vatandaş, sağlık hizmetlerinde şeffaflığın artırılması ve denetimlerin sıkılaştırılması çağrısında bulundu. “Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için sağlık alanında denetim mekanizmalarının güçlendirilmesi şart” diyen vatandaşlar, sağlık bakanlığının bu konuda daha fazla önlem alması gerektiğine dair yorumlar paylaştı.
Olayın ardından, Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan özel bir izleme komitesi, diğer hastanelerde benzer olayların yaşanmaması için çalışmalar yapacak. Toplumun sağlığı ve güvenliği açısından bu adımların son derece önemli olduğu vurgulanıyor. Kamuoyunda oluşan tepki, sağlık kurumlarının itibarını koruma adına daha fazla önlem alması gerektiğini gösteriyor. Hastaların haklarının korunması ve tıbbi etik kurallara riayet edilmesi adına Sağlık Bakanlığı'nın daha fazla denetim yapması bekleniyor.
Sonuç olarak, hastaların sadece fiziksel sağlıkları değil, psikolojik olarak da rahatlatılması ve güvende hissetmeleri gerektiği bir kez daha gün yüzüne çıktı. Sağlık sisteminin kaçınılmaz kuralları, etik ve toplumsal sorumluluklar çerçevesinde yeniden ele alınmalı, bu tür skandallara bir daha imkân tanınmamalıdır. Ameliyat öncesinde ve sonrasında yaşanan bu tür haksız talep ve uygulamaların, gelecekte sağlık sisteminin daha sağlam temeller üzerine oturmasına katkı sağlaması umuduyla, tüm ilgililerin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi beklenmektedir.