İran, 23 Ekim 2023 tarihinde, ülkenin güneydoğusundaki Huzistan eyaletinde meydana gelen 5.7 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Yerel saatle 14:12’de gerçekleşen sarsıntı, özellikle büyük şehirlerde yaşayanlar arasında paniğe neden oldu. Depremin merkez üssü, yerin 10 kilometre derinliğinde yer alıyordu. İlk kaynaklardan alınan bilgiler, ölü veya yaralı sayısına dair kesin bir bilgiyi teyit edemese de, birçok kişi evlerini terk ederek sokaklara döküldü. Bu durum, gerek maddi gerekse manevi kaygıları beraberinde getirdi. Depremin hemen sonrasında, çeşitli yardım kuruluşları ve yerel hükümet yetkilileri, hasar tespit çalışmalarına başlamak için harekete geçti.
Yerel medya kuruluşları, depremin etkilerini yerinde raporladı. İlk tespitlere göre, bazı binaların hasar gördüğü ve temel alt yapının etkilendiği bildirildi. Özellikle Huzistan eyaletinin merkezi noktalarındaki yapılar, sarsıntının şiddeti nedeniyle büyük hasar aldı. Yetkililer, enkaza dönüşen bazı yapılar ve yollar hakkında bilgileri hızla toplarken, halktan gelen tepkiler de gündeme oturdu. Birçok vatandaş, devletin bu tür doğal felaketlere hazırlık anlamında yetersiz kaldığını savunarak, acil yardım ve destek taleplerini dile getirdi. Depremden etkilenen bölgelerde sağlık ekipleri ve arama kurtarma timleri, olası sıkıntılara karşı alarm durumuna geçerek etkin bir şekilde çalışmalara başladı.
Deprem sonrası sokaklara dökülen halk, durumu izlemek ve olası başka sellere karşı hazırlıklı olmak için dışarıda kalmayı tercih etti. Kimi insanlar hemen yanlarındaki eşyalarını alarak evlerinden çıkarken, bazıları sadece giyinik bir şekilde sokaklara fırladı. Sosyal medya platformları üzerinden paylaşılan görüntülerde, insan kalabalığının deprem sonrası nasıl paniğe kapıldığını açıkça görülmekteydi. Olayın ardından özellikle çocuklar ve yaşlı vatandaşlar, büyük korku duyduklarından ötürü uzun süreli bir telaş içinde kaldılar. Paniğin etkisiyle meydana gelen küçük çaplı yaralanmalar da olmuştur, ancak net bir sayıya henüz ulaşılamamıştır.
Huzistan'daki sağlık ekipleri, shallow (sığ) deprem sonrası herhangi bir yaralanma ve sağlık sorunu yaşayanlar için acil sağlık hizmetlerini artırdı. Ayrıca, halkın güvenliğinin sağlanması adına yerel yönetimler, halkı bilgilendirici açıklamalar yaparak, durumu kontrol altına almaya çalıştı. Deprem sonrası yaşanan bu durum, halk arasında daha öncesinde yaşanan büyük depremlerden kaynaklanan korkuları da yeniden alevlendirmiştir. Ancak, ilgili birimler gelen talepleri hızla değerlendirerek, halkın psikolojik destek alması için de harekete geçti.
Birçok uzman, İran’ın sismik haritasını ve tarihini inceledikçe, bu tür depremlerin ülke coğrafyasında sıklıkla yaşandığını belirtmekte. İran, tarihsel olarak sıklıkla yaşanan depremler nedeniyle farklı birçok deprem yönetmeliklerini kabul etmiştir. Ancak bu tür doğal felaketlere karşı hazırlıklı olmak ve durumu fırsata çevirmek adına, devlet politikalarının ve halkın bilinçlendirilmesinin önemi her zamankinden daha fazla hissedilmektedir.
Son olarak, bu tür olayların ardından daha fazla dayanıklılık ve sağlam temeller oluşturmak adına eğitim programlarının devreye alınması büyük önem taşımaktadır. Tüm dünyada olduğu gibi, depremlerin önlenemeyeceği gerçeği, insanların doğal afetlere hazırlıklı olmalarını ve doğru bilgiye ulaşmalarını zorunlu kılmaktadır. İran’da yaşanan bu son depremin ardından devlet, halkın bu tür teknik eğitimler almasını teşvik edebilir. Böylelikle gelecekte olası depremler karşısında daha dayanıklı bir toplum oluşturmak adına adım atılmış olacaktır. Yaraların sarılması ve halk sağlığının korunması konusundaki desteklerin hızlı bir şekilde devam etmesi, herkesin ortak beklediği bir durumdur.